londradan misafirler – 9

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Anal

londradan misafirler – 9

John karımın dudaklarının birkaç santim önünde durmuştu ve kendini biraz öne itince yarrağı dudaklarına temas etti. Tek ihtimal sünnetsiz olmasından kendilerini ele verebilirdi John ve Allan’ı. Hepimizin sesi kesilmiş 10 saniyenin bitmesini bekliyorduk, karım John’un sikini dudaklarının arasına aldığı zaman. Nil dudaklarını yarrağın önce baş kısmına sonrada yan kenarlarına ve ortasına doğru, her yerinde gezdiriyordu. Biraz daha aşağı inip taşaklara doğru kayınca o bölgedeki kıllar yüzünden sanırım “John” dedi cevabı henüz 10 saniyesi dolmadan gelmiş ve doğruydu. Bunu bir el çırpma sesi onayladı. Hiçbir şekilde konuşmaya izin verilmiyordu, elle temasta tamamen yasaktı.

John kenara geçerken yerini ben almıştım. Aynı şekilde yaklaşıp yarrağımı uzattım ve karımın dudakları hemen başını bulmuştu sikimin. Dudaklarını yuvarlak bir hale getirip baş kısmını ağzının içine aldı ve ileri geri bir iki kez hareket etti. Daha sonra ise başını aşağı eğerek aletin alt kısmına, sünnet derisinin dikim yerine doğru dil darbeleri ile ilerledi. Sanırım doğru yoldaydı yine. İyice aşağı inerek dibimden taşakların üzerine doğru kaydırdı dilini ve toplardan birini ağzının içine aldı. Biraz sıktı dudaklarıyla, ben birden irkildim, ancak sesimi çıkartmadım. Bu arada 10 saniyenin bittiğini bildiren bir ıslık sesi geldi ve karım “sevgili kocam” diye verdi cevabını gülerek. Bende kenara geçmiştim.

Nur sırasını bekliyordu merakla ve karımın doğru bildiği kişilerin kendi üzerine kalacağınında farkındaydı, bu nedenlede kıkırdayarak karşıladı doğru cevabı. Daha sonra da Altan Bey girmişti sıraya. Hemen uzattı Nil’in dudaklarının arasına yarrağını. Boyu sanırım Allan’ınki kadardı ve tesadüf bu ya Allan da etek traşı olmuştu. Bu yabancılarda görünen bir adet değildi ancak Allan da farklı bir anlayış vardı demek ki. Altan Bey nefes bile almıyordu siki karımın ağzının içine doğru süzülürken. Nil başını emmeye başlamış, daha sonrada yine malum dil darbeleriyle organın üzerindeki tanıma süresini iyi kullanmaya çalışıyordu. Beklenen ıslık sesi duyulmuş ve karım cevabını vermek üzere Altan Bey in sikinden çekmişti ağzını. “Allan ?” diye emin olmayan bir ses tonuyla cevap verdi. Yanlış cevap işareti ise bir kez parmak şaklatmaydı. “OOOOO, çok kötü, nasılda tanıyamadım” deyince, son testi yapmasına da artık gerek kalmamıştı.

Altan Bey sevinçle yerinde zıplıyordu. Şimdilik sadece Altan Bey karımla sevişme hakkını elde etmişti. Diğer üçümüz ise görünen o ki Nur’a kalmıştık. Ancak aynı testten baldızım da geçmek zorundaydı ve onun başarı oranı da sonucu değiştirebilirdi. Altan Bey hiç zaman kaybetmeden karımı geniş minderin üzerine boyunca uzatıp ellerini ve dudaklarını üzerinde gezdirmeye başlamıştı bile. Baldırlarının içlerini okşuyor, venüs tepesine öpücükler konduruyor, daha aşağılara inerek ayaklarını seviyordu. İki eliyle kavradığı ayağının parmaklarını sırayla ağzının içine alıyor ve uzun uzun emiyordu. Patronumun da benim gibi bir ayak fetişisti olduğunu yeni öğrenmiştim. Dudaklarını daha sonra baldırlarının içine, oradanda amcığına kadar indirip orada biraz bekledi. Nil’in amından yükselen baharatlı cinsel kokuyu derin derin içine çekerek bir müddet gözleri kapalı bekledi. Sonrada dili ile amcık dudaklarının aralarını yalamaya başladı. Dilini eşimin amının içine sokuyor, Nil’de buna kalçalarını havaya kaldırarak karşılık veriyordu. Karım yeniden zevk almaya başlamış hafifçe inliyordu.

Biz üçümüzde bu arada baldızın önündeki yerimizi almıştık. İlk sırada ben vardım. Baldız dudaklarına değen yarrağımı hemen ağzının içine aldı. Dudaklarıyla kısa dokunuşlar yapıyor başının üzerinde ileri geri hareket ediyordu. Daha sonra da karım gibi ufak dil darbeleriyle penisin üzerindeki her noktaya temas ediyordu. 10 saniye süresi daha bitmeden verdi cevabını baldız “Allan !” kendinden emin çıkmıştı cevap ağzından, ancak malum parmak şıkırtısını duyunca yüzünü buruşturrarak “OOO, oldumu yaaaaaa, tüh, daha ilk seferde yanıldım” dedi. Heyecan artmış hemen arkamdan yerimi John almıştı.

Onunda yarrağı önünde kazık gibi olmuş dimdik duruyordu. Baldız dudaklarına değen bu kaya parçasına hemen dil darbeleri atmaya başladı, başının alt ksımını yalıyor, aşağılara doğru kaydırıyordu dilini. Taşaklara yakın bir yerde bir kaç dil darbesi atıp, sonrada dilini toplarının üzerinde gezdirdi bir müddet. Yine süresi bitmeden cevabını verrdi “Hııh, işte bu Allan, yakaladım bu sefer!” diyerek kendinden pek emin cevap vermişti ama doğru değildi tabiki. John ve Nur bu gece hiç sevişmemişlerdi sanırım ondan yanılmıştı. Malum parmak şıklamasını da duyunca ’’Çüşş,yani… beni sakın kandırıyor olmayasınız” deyince, hemen ağzına üçüncü kişi olan Allan uzandı ve daha lafı biterken zorla içine itti sikini “Awwwghh” diye bir ses çıktı Nur’un ağzından. Ama hemen toparlanıp kafasını geriye çekti ve bu son penisin sahibini doğru teşhis edebilmek için dikkatlice yalamaya başladı Allan’ın sikini. Elleri kullanmak yasak olduğu için penisi aşağı yukarı kaldıramıyor, kafasını hareket ettirerek her tarafını diliyle tanımaya çalışıyordu. Yine dilini aletin dibine doğru kaydırdı ve o kısmı dikkatlice yalıyordu. Allan’da traşlı olduğu için kafası karışmış olabilirdi. Dudaklarını toplarına kadar uzattı ve birini ağzının içine alarak emmeye başladı. Hızla emiyor dudaklarını sıkarak ağzında hapsediyordu. Hepimiz merakla baldızı izlyior vereceği cevabı heyecanla bekliyorduk. Sonuda sürenin bitiğini belirten ıslık sesi geldi. Nefes bile almıyor baldızın ağzından çıkacak ismi duymak için sessizce bekliyorduk. “Sevgili eniştem, heycandan kaskatı olmuşsun, tanıdım seni, heheheh” diye gülünce. Artık bizde hep bir ağızdan “yanlıış cevaaaaap, Allan’dı o kaskatı adam, huhahahahaha” diyerek kahkahalara boğulmuştuk. Nur “Ayyyy, yuuhhh bana yaww, bu kadar da olmaz” ki deyip hayıflandı kısa bir müddet. Üçümüzünde suratında sevinç ifadesi vardı ama, benimki gerçekten görülmeye değerdi. Hani ağız ve kulak mesafesi sıfır derler ya aynen öyle bir tebessüm vardı yüzümde.

Baldız vücudunu, üzerinde oturduğu koltuktan yere kaydırıvermiş boyunca uzanmıştı yere ve kollarını başının üzerinden gerip kendini bize teslim etmişti. Kollarını yukarı doğru gerince o muhteşem memeler iyice dolgunlaşıp ağzımızın sularını akıtan bir güzellik sergiliyordu karşımızda. Bacaklarını da diz kapaklarından kırıp karnına doğru hafifçe geri çekmiş, amcığını bize misyoner pozisyonunda sunmuştu. Ben içimdeki heyecanında zorlamasıyla ileri atılıp hemen baldırlarından kavrayarak onu yerdeki pelüş halının ortasına doğru sürükledim ki hepimize rahat bir hareket alanı kalsın diye.

Allan ve John’da her iki yanına yerleşmiş, birer memesini avuçlarının arasına alıp ovuşturmaya başlamışlardı bile. Bense gözümü Nur’un bacaklarının arasındaki şehvetten açılmaya başlamış kadınlık organına dikmiştim. Önce parmak uçlarımla dudaklarını ayırıp içindeki pembeliğe bir göz attım ve ıslanmaya başlamış olduğunu görünce, parmaklarımı dış dudaklarının üzerinde aşağı yukarı gezdirmeye devam ettim. Az sonra klitorisinin iyice şişmiş olduğunu görüncede dudaklarımı bu şehvet tepeciğine yerleştiriverdim. Hızla emiyor, klitorisin ağzımın içinde dahada şiştiğini hissediyordum. Aynı anda hem iki meme ucu hem de kadınlık organı şiddetle emilen baldız kıvranmaya başlamıştı, kısa kesik çığlıklar atarak inliyordu. Üçümüzün arasında yılanvari hareketlerle kvranıyor, iki elini de memelerini hızla emen misafirlerin başına bastırıp, kafasını sağa sola atarken bu durumdan fazlasıyla zevk aldığını gösteriyordu.

Bedeni altımızda zelzeleye tutulmuş gibi titremeye başlamıştı. Üç noktadan aynı anda yapılan tahrike daha fazla dayanamamış kısa sürede orgazma ulaşmıştı. “Ahhhhhh, çok güzellll, devam edinnnnn..” diyerek inliyordu. Kalçalarını sıkmış kafamı bacakarasına hapsetmişti adeta. Ağzım amına kilitlenmiş çılgınca emiyordum kilitorisini. Hala sarsılarak orgazm olmaya devam ediyor, kalçalarını kıvırarak amcığını benden kurtarmaya çalışıyordu, belli ki aşırı derece uyarılmış olan klitorisi bu tepkiyi veriyordu. Biraz doğruldum ve bacaklarını geriye doğru ikiye katlayarak amcığını bir tablo gibi serdim gözümün önüne. Dudakları açılmış vıvcık vıcık sulanmış amcık davetkâr bir şekilde beni bekliyordu. Hemen altında yeralan küçük kahverengi delik ise açılıp kapanarak bana göz kırpıyordu. Orgazm sıvıları benim tükürüklerimle karışmış tüm o bölgeyi sırılsıklam etmişti. Önümde tabak gibi gözüken bu bölgeye kafamı yeniden uzatıp dilimi arka deliğine dayadım. Hızla darbeler atıyor, ağzımda biriktirdiğim tükürükleri iyice sıvıyordum deliğin ağzına.

Bu arada Allan da boş durmayıp yaklaştı ve parmaklarının vajinasından içeri daldırdı baldızın. İlk hamlede iki parmağı girmişti amının içine, hızla sokup çıkarmaya başladı, amcığı ıslanmış olduğu için rahatça girip çıkıyordu içine. Daha sonra üç parmağını denedi. Amcık kasları bu genişliğe de alışmıştı. Sanki kalın bir penis giriyordu baldızın içine. Bazen G- noktasına değiyor ve Nur’un yerinden sıçramasına sebep oluyordu. Zevkten her tarafı titriyordu baldızın, yeni orgazm olmasına rağmen vücudu çok güzel tepki veriyordu. John’da aramıza katılmış zevk içinde kıvranan baldızın ağzına 18 cm lik yarrağını daldırmııştı. Nur kendisine uzatılan bu yarrağı hemen dudaklarının arasına hapsedip hızla emmeye başlamıştı. Ağzına sokup çıkartıyor, üzerini zevkten artan hormon salgılarıyla iyice kaygan hale getiriyodu.
Ben arka deliğiyle ilgilenmeye devam ediyordum baldızın. Kalçalarını iyice gerip iki yana ayırmıştım. Arka deliği de esnemiş bir parça açılmıştı. Birer bacağını Allan’la paylaşıp bende serbest kalan diğer elimin işaret parmağını baldızın arka deliğine soktum. Anüsün ağzı vıcık vıcık ıslanmasına rağmen delik oldukça sıkıydı. Parmağımı yavaşça hareket ettirmeye başladım, sağa sola daireler çizerek kasların biraz gevşemesine yardımcı oluyordum. Delik parmağıma alışınca da orta parmağıda ilave edip, iki parmağımla deliği genişletmeye devam ettim. Amcığının içindeki Allan’ın parmaklarını da hissediyordum, sanki içinde iki tane penis vardı şimdi. Baldız bundan çok zevk alıyor olmalıydı ki kalçalarını daireler çizerek kıvırıyor, ileri iterek parmaklarımızın daha derine gitmesini istiyordu. John’un aleti de baldızın ağzına artık büyük bir hızla girip çıkıyordu. Dibinden sıkıca kavramış, bir an önce ağzına o sıcak lavların boşalmasını ister gibi emiyordu başını. Zevk iniltileri artmış göğüs kafesi hızla inip kalkıyordu.

Baldız aramızda şehvet içinde çırpınırken karım acaba ne halde diye başımı hafifçe yana çevirdiğimde Altan Bey ile onu 69 pozisyonunda gördüm. Karım üzerinde ters duruyor, nefis kalçaları ayrılmış, amcığını adamın ağzına yapıştırmıştı. Patronum karımın amını deliler gibi emiyor, dilini içine sokup çikarıyor, aradabir, hemen üstte yer alan, kaverengi küçük deliği de ihmal etmiyordu. Karımda Altan beyin sikine zevkten çıldırmış gibi hırsla saldırmış iki eliyle kavradığı yarrağı soluksuz emiyor, yalıyordu. Manzara gerçekten müthişti, son derece de tahrik etmişti beni.

Artık baldızın içine girmeliydim. Allan’a iki bacağını tutmasını rica ederek, ben hemen hafifçe dizlerim bükük vaziyette pozisyonumu aldım ve ortasından kavradığım yarrağımı bu ufak deliğin içine sokmadan önce ağzımda biriktirdiğim tükürükleri üzerine boşalttım. Parmaklarımla iyice yaydım, sonra da daha fazla vakit kaybetmeden başını deliğin ağzın dayayıp hafifçe abandım. Yarrağımın zevkten iyice şişmiş ve morarmış olan baş kısmı ilk hamlede deliğin içine girmişti. Nur kendini kasınca biraz bekledim. Bacaklarını Allan’dan devralıp baldırlarına yakın bir kısımdan iyice geriye bastırdım. Allan’da şimdi tabak gibi açılmış olan amcığa doğru sağ elini uzatıp parmaklarıyla klitorisini uyarmaya başladı. Baldız yeniden hareket ettiriyordu kalçalarını, öne doğru iterken hafifçede kıvırıyor, arka deliğine girmiş olan sikimin başını yavaşça içine alıyordu. Şimdi başın tamamı içeriye girmişti. Bende bir hamle yaparak bu dar ve sıcak tünelin içerisinde hızla ilerledim. Müthiş bir vakumlama etkisi sikimi iyice şişirmişti. Dışarıda kalan kısmı nerdeyse iki katı kadar kalınlaşmıştı. Baldız yine kaskatı kesilmiş ağzındaki yarrağı emmeyi bırakmış, içine yarısına kadar giren organa alışmaya çalışıyordu. Allan yeniden parmaklarını daldırdı Nur’un amından içeri. Hızla sokup çıkarmaya başladığı parmakları baldızı ateşlemiş, arkasındaki acıyı da unutturmuştu. Bende sikimi biraz geri çekip yeniden içeri ittim, dibine kadar girmiştim poposunun içine. “Ahhhh, yanıyorrr…yavaaşş” diye inledi Nur.

Ben yine hareketsiz kalmayı tercih ettim. O da John’un sikini tekrar aynı hızla ağzına sokup çıkartmaya başladı. John eğilmiş sol memesini yakalayarak iyice sıkıyordu. Allan’da hızını artırmış, fena halde tahrik ediyorduk baldızı. Ben ise artık patlama noktasına gelmiştim. Daha fazla bekleyemedim ve hızla girip çıkmaya başladım Nur’un arka deliğine. Anüs kasları gevşemiş içine kolayca girip çıkmama izin veriyordu. Tempomu yükselttim. Piston gibi çalışıyordum balzdızın poposunun içinde. Şu anda hepimiz aynı tempoyla girip çıkıyorduk deliklerine. ’’Ih-ıh-ıh-hh….oo-oh-hh’’ diye titrek bir sesle inliyor, kalçalarını hızla hareket ettiriyordu. İkinci defa orgazm olacaktı anlaşılan. Sonuda ”Ahhhhhhh” diye uzunca bir çığlıkla boşaldı. Ben de boşalmak üzereydim. Aslında hiç bitmesin, bu sımsıkı deliğin içinden hiç çıkmayayım istiyordum. Daha da hızlanmıştım sikimin tamamını sokup çıkarıyor dibine kadar sokuyordum, her vuruşumda başı geri gidiyor, muhteşem memeler zelzeleye tutlmuş gibi titriyorlardı. Artık içi kurumaya başlamıştı deliğin, girip çıkmam zorlaşıyordu. Fakat ben asla yavaşlayamıyordum. Canı yeniden yanmaya başlamıştı baldızın, “haa-aa—dd—iii—iiiii” diyerek feryad etti “yeee—tt-eee—eeee—rrr” Bu feryadı beni iyice tahrik etmişti, yüzündeki zevkle karışık acı ifadesi de beni geri dönülmez yola sokmuş, dibine kadar soktuğum sikimi boşlatmaya başlamıştım arka deliğine. Enjektör gibi püskürtüyordum derinliklerine, tüm spermlerimi. Zevkten kendimden geçmiştim. Bacaklarına sarılmış gözlerim kapalı inliyordum sadece.

Dakikalarca sarsılarak boşaldım bu daracık zevk tünelinin içerisine. Yarrağım hala kaskatı duruyordu baldızın poposunun içerisinde. Bir türlü dışarı çıkmak istemiyordu, orada hapsolmaktan çok mutluydu adeta. Sıcacık spermler daha da ısıtmıştı deliğin içini ve oluşan nemli ortamda beni hala tahrik ediyordu. Geriye çekip, yeniden ittim sikimi, son birkaç kez daha girip çıkmak istiyordum içine. Kimbilir bir daha ne zaman geçerdi bu fırsat elime, belk**e hiç. Bu düşüncelerle, tekrar hızlanmaya başladım, spermler dışarı doğru sızıyordu. Deliği son derece kaygan bir hale getirmişlerdi. Kendime engel olamıyordum, ”oooooohhhhhh’’ diye zevkten çıldırmış bir vaziyette, hızlandırdım tempomu. Bacaklarına iyice sarılmıştım, baldız kalçalarını oynatamıyordu bile. Deliği zaptetmis hızla sokup çıkarıyordum içine. ”yeter artık hayvaann’’ diye bağırdı Nur yine. Ama benim gözüm dönmüş hiç kimseyi dinleyecek halim yoktu. Nur elleriyle vücudumu geri itmeye, kalçalarını kaçırmaya çalışyordu, ama öyle sıkı sarılmıştımki bacaklarına, kıpırdaması mümkün değildi. Kısa ve seri hareketlerle sürdürüyordum tecavüzümü. John’da aynı anda ağzına doğru hızla girip çıkmaya başlamıştı yeniden, sesi kesilmiş sadece inliyordu baldız. Bir müddet sonra yeniden şişen yarrağım da artık sancımaya başlamıştı. Bende baldızın canını daha fazla yakmamak için yavaşlayıp, dışarı çektim sikimi. Yarrağım arka deliğinin içerisinden çıkarken şişeden çıkan mantar gibi bir ses çıktı. Bir müddet açık kaldı anüs, aletin genişliğinden dolayı. Sonra da bacaklarını yere bırakıp kenara çekiliyordum ki Allan’ın, benim terk etitiğim yere doğru yerleşmeye çalıştığını gördüm.

Karım ne durumdaydı acaba. Nur’un götünü sikerken zevkten o kadar kendimi kaybetmiştim ki adeta bir rüyadan uyanıyor gibiydim. Altan beyle karım, misyoner pozsiyonunda birleşiyorlar ve de çılgınça öpüşüyorlardı. Altan Bey uzun boyuyla, Nil’in bacaklarını ikiye katlamış üzerine iyice ağırlığını vererek dudaklarını bir vantuz gibi emiyordu. Sporcu yapısından dolayı kalçalarını rahatça ileri geri hareket ettirip ritmik bir şekilde karımın içine girip çıkıyordu. Elleriyle göğüslerini bir hamur gibi yoğuruyor Nil’i zevkten deli ediyordu. O da kalçalarını dairesel hareketlerle kıvırıyor içindeki penisi daha derine hapsetmek istiyordu. Karım da en az baldız kadar fazla zevk alıyordu sevişmekten. Kızların ateşi sönmek bilmiyor, inlemeleri bizi son derece tahrik ediyordu.

Altan Bey şimdi ağzını karımın zevkten iyice şişmiş irileşmiş olan meme ucuna gömmüştü. Yine sağ memesini almıştı ağzına ve uzun uzun emiyordu. İşte bu Nil’i bitiren son darbe olmuş, “Aaaahhhhhhh, çok güzeelll, devaam eeet” deyip orgazm olmaya başlamıştı. Vücudu aşağı yukarı sarsılıyor şiddetle boşalıyordu enerjisi. Altan Bey de süratini artırmış ancak henüz boşalma sinyali vermiyordu. Nil’in orgazm anı sona erince sakinleşmişti nefes alışverişleri normale dönmüştü. Altan Bey içinden çıkarak değişik bir pozisyonda devam etmek istiyordu. Bende yanlarında merakla izliyordum onları. Sırt üstü yattığı yerde 180 derece çevirip ayak bileklerinden tutarak bacaklarını iyice geriye omuzlarının yanlarına değecek şekilde katlamıştı. Karım lastik kız gibi bükülmüş kalçaları iyice ayrılıp amcığını tabak gibi meydana çıkarmıştı. Bu pozisyonda hem ön hemde arka deliği rahatça girişe hazırdı.

Altan Bey ayağa kalkıp kalçalarının kenarlarından kavrayarak yarrağını karımın amcığına daldırdı. Bu aslında Nil için oldukça rahatsız bir pozisyondu ama erkeklerin çok zevk aldığı çakma tabir ettiğimiz marjinal bir ilişki şekliydi. Kalçalarını kendine hızla çekip itiyor karımın içerisine büyük bir zevkle girip çıkarken çok haz aldığını belirten garip hırıtılar çıkartıyordu. Vücudu seri bir şekilde hareket ettikçe topları da venüs tepesini döğüyordu adeta. Süratini iyice artırarak boşalmaya çalışıyor, penisi karımın amcığına sesler çıkartarak girip çıkıyordu. Bir müddet daha bu pozisyonda ısrar etti ancak yine boşalamayacağını anlayınca ayaklarını serbest bırakıp içinden çıktı. Nil ona dönerek “üzerine oturmak istiyorum” dedi. Patronum hemen yere uzandı ve henüz boşalamadığı için iyice şişip kaskatı olmuş sikini dibinden kavrayıp dimdik konumda tutuyordu. Karım bacaklarını iki yana açıp Altan beyin üzerine ata biner gibi yerleşirken bir eliylede sikini tutup amcığına hizaladı.

Başı amcığından içeri girdiği anda kendini tamamen yere bıraktı. “Ooohhhh, çok güzeeel, harikaaaaaaa” diyerek, içindeki yarrağı hissedebilmek için kalçalarını sağa sola oynatıyordu. Daha sonra öne arkaya doğru hareket ederek, patronumun sikini içinde hapsetmiş G- noktasına değdikçe kesik çığlıklar atarak hızını artırıyordu. Kısa bir süre sonra kontrolünü kaybetmiş öne eğilip ellerini adamın omuzlarına kenetliyerek kalçalarını ileri geri sürtüyordu. Muazzam bir görüntü vardı karşımda, karım patronumu beceriyordu. Zevk çığlıkları atıyor Altan beyin üzerinde eğilip doğrulurak kaçlarını bir öne bir arkaya hızla hareket ettiriyordu, yeni bir orgazmın eşiğindeydi. Altan bey hareketsiz kalmış onun boşalmasını bekiyordu. Nil nihayet orgazm olmaya başlamış artık sayısını bile unuttuğum zevk fırtınalarının içine yeniden dalmıştı. Tüm vücudu bir yaprak gibi titriyor haykırarak orgazm oluyordu. Derin bir iç geçirdim “Üffff.. aman tanrım bu benim karım mı yaaaaww..” dedim kendi kendime. Bu arada hemen yanımızdaki üçlüden de sesler yükselmişti.

(hikaye tamamen kurgusal, gerçekle bir alakası yoktur)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Genel içinde yayınlandı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir